_edited.jpg)
Bu hususla ilgili olarak, her gün saatlerce telefon konuşması yapıyor, çiftçilere anlatmaya çalışıyorum. Sorumlu bir kimya öğretmeni olarak, bu işten yılgınlık gösteriyor değilim. Ancak görüyorum ki, yetişebildiğim insan sayısı yeterli değil. Buralarda fikrimi paylaşarak, daha verimli olabilir miyim diye çaba gösteriyorum.
İnsanımızın bilgi eksikliğinden faydalanmak isteyen art niyetli kişiler, bu boşluktan faydalanmak istiyorlar.
Bazen 2-4 gibi muhtelif pH aralığında leonardit vaadinde bulunanlar olduğunu duyuyoruz.
Leonarditteki Humik Asitler ve Fulvik asitler çok büyük molekül yapısına sahip, zayıf asitlerdir. Zayıf asitlerin bu pH aralığında olamayacağını bilmeyenleri yanlış bilgilendiriyorlar. Alkali toprakların pH'ını düşürmek için kullanacağımız materyallerin pH'ı ne kadar düşük olursa o kadar iyi olacağı düşüncesini yayıyorlar. Bizler de bu yanlış algılarla mücadele ediyoruz. Elbette yılgın değiliz. Mücadele, bilen insanın sorumluluğundadır.
Öncelikle bu kadar düşük pH lı maddeler yakıcı ve yok edici olurlar. 2 pH'lı madde midenin asiti gibidir. Parmağınızı iki dakika batırsanız. Etinizi kemiğinizi çürüterek yok etmesi gerekir. Oysaki satılan leonarditler ve humik asitler böyle zararlı olmayan doğal maddelerdir.
4,5 pH'lı maddelerin de limon gibi ekşi olmaları gerekir. Bunu ürünlerinin üzerine yazanlar, ya bunları bilmiyorlardır, ya da bilen olmaz zannediyorlardır. Biz bu yazılanları yanıltıcı buluyoruz.
Yine sıvı humatların pH'ları 7 nin altında olursa Potasyum Humatlar bu pH larda çözünmeyeceği için, ürünün yapıldığı yerde çamurun içine karışıp kalır. Humat bidonunun içinde sadece su ve Potasyum Fulvatlar bulunur. Biz bunu da yanıltıcı buluyoruz.
Bu defa herkes kaygı ile bize soruyor:
8,5 -11 pH aralığındaki sıvı humatlarla toptrak pH sını nasıl düşüreceksiniz diye.
Toprak pH sını düşürmek için basitce düşük pH lı madde kullanma fikrinden ziyade toprakta meydana gelen kimyasal tepkimelerle meseleyi açıklamamız gerekiyor.
Birincisi: Leonatditin pH aralığı 6-7 civarında olur. Leonardit içerisindeki Humik ve Fulvik Asitler çok yavaş çözünen ve yavaş etki eden asitlerdir. Ama etkileri kuvvetlidir.
Şöyle ki: Toprakta pH yükselmesine sebep olan, alkali ajanlar adını verdiğimiz, toprağı zehirleyen ağır metallerle Humik ve Fulvik asitler tepkimeye girerek çözünmeyen bileşikler oluştururlar. Böylece bu zehirli maddeleri çakıl taşı gibi etkisiz ve zararsız hale dönüştürürler. Böylece, yavaş yavaş toprak pH'ını kalıcı olarak düşürürler. Kuvvetli asitlerle ani müdahaleler değil, Humatlarla kalıcı müdahaleler çözüm getirir.
İkincisi: 8,5 - 11 pH aralığında Potasyum Humatlar iyi çözündüğü için bu pH aralığını tavsiye ediyoruz. Daha yüksek pH'lar toprakta stres yapacağı için tavsiye etmiyoruz. Humatların pH'ının 7 den büyük olmasının sebebi içerisine bir miktar KOH ( Potasyum Hidroksitin) fazla atılmasındandır. Bu miktar bilinen sınırlı bir miktardır. Çözünme iyi olsun diye atılır. Yoksa Humatlar üretildiği yerde çökelerek, çamurun içinde kalır sıvıya geçmez.
Bitkiler tarafından en çok tüketilen üç element (NPK) ten birisi de (K) potasyumdur. Humatlar içerisine biraz fazla katılan Potasyum Hidroksitin potasyumları bitkiler tarafından kullanıldıkça çok hızlı bir şekilde tüketilir. Sonra Humatlarla eşleşen potasyumlar da tüketilmeye başlayınca Humatlar serbest kalarak, daha önce anlattığımız gibi ağır metaller gibi alakali ajanlarla tepkimeye girerek, çözünmeyen bileşikler meydana getirmek suretiyle toprak pH sını kalıcı olarak düşürürler. Bu geçen sürede bitkilerde 8,5-11 ph lı humatlardan kaynaklı basit bir stres yaşanabilir. Ancak bu o kadar önemsiz ve hesaba katılamayacak kadar zayıf bir etkidir. Bir dönümdeki tonlarca toprağa onlarca litre verseniz dahi çok az hissedilir. Sonucu çok faydalı olduğu için bu etki dikkate alınmaz. Böyle düşünecek olursak, insan sağlığı için aspirin dahi kullanmamamız gerekir.